enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,4801
EURO
36,2396
ALTIN
2.960,37
BIST
9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Yozgat
Hafif Yağmurlu
10°C
Yozgat
10°C
Hafif Yağmurlu
Cuma Yağmurlu
14°C
Cumartesi Kar Yağışlı
-2°C
Pazar Hafif Kar Yağışlı
-3°C
Pazartesi Kar Yağışlı
-3°C

Lekesiz: Ticari işlemlerde Taşınır Rehni kanunu ile vatandaşlara kolaylık sağlandı

Lekesiz: Ticari işlemlerde Taşınır Rehni kanunu ile vatandaşlara kolaylık sağlandı
REKLAM ALANI
17.11.2016
1.278
A+
A-

 

Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Yozgat İl Başkanı Harun Lekesiz, Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu ile yaklaşık 3,2 milyon esnafın daha kolay finansmana erişebileceğini söyledi.

TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından onaylanan Kanun’un, KOBİ’lerin yanı sıra tacir, esnaf, çiftçi, üretici örgütü ve serbest meslek erbabının getirilen yeniliklerden istifade edeceğini belirten Lekesiz, ticari aktörlerin finansmana erişiminin kolaylaşması sonucunda da daha fazla üretim ve yatırım yapılabileceğini kaydetti.

İl Başkanı Lekesiz, yaptığı açıklamada, Türkiye’de özellikle KOBİ’lerin gelişimlerini olumsuz etkileyen çeşitli unsurlar bulunduğunu, bunların başında da finansmana erişimde yaşanan güçlükler geldiğini ifade etti.

1 Ocak 2017 tarihinde yürürlüğe girecek Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu ile finansmana erişimin kolaylaştırılmasında büyük bir adım atıldığını kaydeden Başkan Lekesiz, yeni Kanun’un neler getirdiğini şu şekilde sıraladı: “TBMM Genel Kurulunda kabul edilen ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından onaylanan “6750 sayılı ‘Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu’, 1 Ocak 2017 tarihinde yürürlüğe girecek. Yasa ile teslimsiz taşınır rehin hakkının güvence olarak kullanımının yaygınlaştırılması, bu rehne konu taşınırların kapsamının genişletilmesi, taşınır rehninde aleniyetin sağlanması, rehnin paraya çevrilmesinde alternatif yolları sunarak finansmana erişimi kolaylaştırmak amaçlanıyor. Buna göre; borca güvence teşkil etmek üzere kurulan ve konusu tasarıda sayılan taşınır varlıklar olan rehinli işlemlere uygulanacak olan yasa, sermaye piyasası araçları ile türev araçlara ilişkin finansal sözleşmeleri konu edinen rehin sözleşmeleri ile mevduat rehnine uygulanmayacak.

TAPU KÜTÜĞÜNDE TESCİL EDİLEN TAŞINIRLAR KAPSAMDA YER ALMAYACAK

Tapu kütüğüne herhangi bir nedenle tescil edilen taşınırların düzenleme kapsamında yer almayacağını kaydeden Başkan Lekesiz şunları kaydetti: “Rehin sözleşmesi; kredi kuruluşları ile tacir, esnaf, çiftçi, üretici örgütü, serbest meslek erbabı gerçek ve tüzel kişiler arasında, tacir ve/veya esnaflar arasında yapılacak. Rehin hakkı, rehin sözleşmesinin sicile tescil edilmesiyle kurulacak. Rehin sözleşmesi, elektronik ortamda ya da yazılı olarak düzenlenecek. Elektronik ortamda düzenlenen rehin sözleşmesinin sicile tescil edilebilmesi için sözleşmenin güvenli elektronik imzayla onaylanması şartı aranacak. Yazılı olarak düzenlenen rehin sözleşmesinin sicile tescil edilebilmesi için tarafların imzaları noterce onaylanacak veya sözleşme sicil yetkilisinin huzurunda imzalanacak. Yasada, rehin sözleşmesinin düzenlenme usul ve esasları, rehin sözleşmesinin zorunlu unsurları sıralanıyor. Tesis edilen bir sözleşme uyarınca üzerinde rehin kurulan bir varlığın, ikinci bir rehne konu edilebilmesine imkan sağlanacak. Mal ve hizmet üretimini kesintiye uğratmamak amacıyla rehin verenin rehinli varlık üzerindeki tasarruf hakları korunacak. Rehnin sicile tescilinden doğacak masraflar, sözleşme serbestisi çerçevesinde tarafların iradesine bırakılacak.”

Lekesiz, taşınır varlık üzerinde rehin hakkını şöyle sıraladı: “Alacaklar, çok yıllık ürün veren ağaçlar, fikri ve sınai mülkiyete konu haklar, hammadde, hayvan, her türlü kazanç ve iratlar, başka bir sicile kaydı öngörülmeyen ve idari izin belgesi niteliğinde olmayan her türlü lisans ve ruhsatlar, kira gelirleri, kiracılık hakkı, makine ve teçhizat, araç, ekipman, alet, iş makinaları, elektronik haberleşme cihazları dahil her türlü elektronik cihaz gibi menkul işletme tesisatı, sarf malzemesi, stoklar, tarımsal ürün, ticaret unvanı ve/veya işletme adı, ticari işletme veya esnaf işletmesi, ticari plaka ve ticari hat, ticari proje, vagon, sayılanlardan üçüncü kişiler zilyetliğindeki taşınır varlık, hak ve paylı mülkiyet hakları. Rehin hakkı, bu varlıklardan biri veya birden fazlası üzerinde kurulabilecek. Böylece işletmelere rehin olarak gösterebilecekleri taşınırlar konusunda serbestlik tanınacak.”

Bunların borcu karşılaması halinde işletmenin tamamına rehin konulamayacağını vurgulayan Lekesiz, “Rehin verenin mevcut veya müstakbel taşınır varlıkları ile bu varlıkların getirileri de rehin kapsamında kullanılabilecek. Üçüncü bir kişiye taşınır varlığını bir başkası adına rehnetme imkanı sağlanacak. İşletmelerin müstakbel taşınır varlıkları üzerinde rehin hakkı kurulabilecek. Rehinli müstakbel taşınır varlık üzerindeki tasarruf yetkisi, bu varlıkların mülkiyete konu edilmesini müteakip kullanılabilecek. Her tür sözleşmeden doğan mevcut veya müstakbel alacaklar, rehne konu edilebilecek. Mevzuatı gereği özel sicillerine kaydı gereken rehinler sicile bildirilecek, buna ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılan yönetmeliklerle belirlenecek. Taşınır varlık üzerindeki rehin hakkı, o varlığın bütünleyici parçasını da kapsayacak. Taraflar, taşınır varlığın mevcut veya sonradan ilave edilen eklentilerinin rehin kapsamına alınmasını ayrıca kararlaştırabilecek. Birleşen veya karışan taşınır varlıklar üzerinde rehin hakkı kurulabilecek. Bir taşınırın diğer bir taşınırla bütünleyici parçası olacak şekilde karışması veya birleşmesi halinde rehin hakkı o taşınır varlığın tamamı üzerinde tesis edilmiş sayılacak.

– REHİNLİ TAŞINIR SİCİLİ

“Rehin hakkının tesisi ve üçüncü kişilere karşı hüküm ifade etmesi, rehinli alacaklılar arasında öncelik hakkının belirlenmesi, rehinli taşınır varlık ile alacağın devrinin tescili ve rehinli amacıyla Rehinli Taşınır Sicili kurulacaktır” diyen Lekesiz şunları ifade etti:  “Rehinli taşınır sicili aleni olacak ve Gümrük ve Ticaret Bakanlığı sicilin faaliyetlerini her zaman denetlemeye, gerekli önlemler almaya, sicil, Bakanlıkça alınan önemlere ve verilen talimatlara uymakla yükümlü olacak. Rehin hakkı, rehin sözleşmesinin sicile tescil edilmesiyle üçüncü kişilere karşı hüküm ifade edecek. Diğer kanunlar uyarınca bir sicile tescili zorunlu olan taşınır rehinleri, üçüncü kişilere karşı hüküm ifade etmeyi sürdürecek. Taşınır rehnin sağladığı güvence, tescilde belirtilen rehin tutarı ve derecesi ile sınırlı olacak. Rehin, sırada kendisinden önce gelecek olanın miktarının tescilde belirtilmesi kaydıyla ikinci veya daha sonraki derecede de kurulabilecek.  Rehin sözleşmesinde sonraki sırada yer alan rehinli alacaklılara boşalan dereceye geçme hakkı verilebilecek. Rehin sözleşmesi dışında bir sözleşme ile bu hakkın tanınması halinde sözleşmenin geçerliliği, sicile tescil edilmesine bağlı olacak. Aynı taşınır varlık üzerinde derece sırası belirtilmeksizin birden fazla rehin hakkı tesis edilmesi halinde ise alacaklıların önceliği, rehnin kurulma zamanına göre belirlenecek. Sonraki sırada yer alan rehinli alacaklılara boşalan dereceye geçme hakkı, ilk sırada yer alan rehin alacaklısı, alacağını tamamen almadan bir sonraki rehin alacaklısına ödeme yapılamayacak. Birleşen veya karışan varlıklar üzerindeki rehin hakları, varlığın birleşme ve karışmadan önceki durumuyla aynı önceliğe sahip olacak. Getirisi üzerinde ayrıca bir rehin tesis edilmemiş ise varlığın getirisi üzerindeki öncelik hakkı da asıl rehinli varlığın öncelik sırasıyla aynı sayılacak.”

REHİN SÖZLEŞMESİ TARAFLARININ HAK VE YÜKÜMLÜLÜKLERİ

Tarafların hak ve yükümlülüklerinin sözleşmede belirleneceğine dikkat çeken Lekesiz, “ Zilyed, rehinli taşınırın değerini koruyacak gerekli tedbirleri almakla yükümlü olacak ve zilyedin rehinli taşınırın değerini düşüren davranışlarda bulunması halinde, alacaklı hakimde bu gibi davranışları yasaklamasını isteyebilecek. Alacaklıya gerekli önlemleri almak için hakim tarafından yetki verilebileceği gibi gecikmesinde tehlike bulunan hallerde alacaklı, hakim yetki vermeden de gerekli önlemleri kendiliğinden alabilecek. Hakları zarar görenler, önlem için yapmış olduğu giderlerin tazminini, zarara sebep olanlardan isteyebilecek. Rehin alacaklısı, rehin veren ya da üçüncü bir kişinin zilyetliğinde bulunan rehne konu taşınırı denetleyebilecek ve rehin veren, taşınır varlığın devri ile alacağın devrini sicile tescil ettirmekle yükümlü olacak. Taraflar rehin hakkının kurulması öncesinde rehne konu taşınırın değeri için tespit yaptırabilecek. Rehinli taşınır varlığın birleşmesi veya karışması durumunda ya da temerrüt sonrası hakların kullanımında, alacaklının başvurusu üzerine rehin verenin yerleşim yerindeki sulh hukuk mahkemesince taşınırın değeri ekspertiz hizmeti sunan gerçek veya tüzel kişilere 3 gün içinde tespit ettirebilecek. İtiraz üzerine yapılan değer tespiti kesin kabul edilecek ve iki yıl içinde yeniden değer tespiti istenemeyecek. Ekspertiz hizmetlerine ilişkin tavan ücret Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca belirlenecek. Borçların süresinde ifa edilmemesi halinde alacaklı, birinci derece alacaklı, İcra ve İflas Kanunu uyarınca rehinli taşınırım mülkiyetinin devrini talep edebilecek, alacağını Bankacılık Kanunu uyarınca faaliyet gösteren varlık yönetim şirketlerine devredebilecek, zilyetliğin devrine konu olmayan varlıklarda kiralama ve lisans hakkını kullanabilecek. Rehin alacaklısı, alacağın son bulduğu tarihten itibaren 3 iş günü içinde, rehin kaydının sicilden terkini için başvuruda bulunabilecek. Bu yükümlülüğü yerine getirmeyen rehin alacaklısı hakkında güvence altına alınan borç tutarının onda biri oranında idari para cezasına çarptırılacak.

Düzenlemenin, yasalaşmadan önce başlatılan dava ve takiplerde uygulanmayacağını vurgulayan Lekesiz, Kanunun, 1 Ocak 2017 tarihinde yürürlüğe gireceğini ifade etti. Lekesiz, Rehin veren veya taşınırı rehin yüklü olarak devralanın, rehinli varlığı düzenleme hilafına kullanması, rehinli varlığı alacaklıya zarar vermek kastıyla tahrip veya imha etmesi, rehinli taşınır varlığın devri ile alacağın devrini sicile tescil ettirmemesi ve sicili yanıltmaya yönelik fiillerde bulunması hallerinde alacaklıların şikayeti üzerine güvence altına alınan borç tutarının yarısını geçmemek üzere adli para cezasına çarptırılacak. Bir taşınırı rehin almak suretiyle ödünç para verme işini devamlı yapan kişi, Türk Ceza Kanunu’nun 241’nci maddesinde yer alan “tefecilik” suçuna göre cezalandırılacak.Yasayla, 1447 sayılı Ticari İşletme Rehni Kanunu yürürlükten kaldırılıyor. Yasada hüküm bulunmayan hallerde 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun taşınır rehnine ilişkin hükümleri uygulanacak. Rehin sözleşmesinin düzenlenmesi ile sicilde tesis edilen işlemler vergi, resim, harç ve değerli kağıt bedelinden muaf olacak.”ifadelerini kullandı.

 

REKLAM ALANI
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.