Eğitim-Bir-Sen Yozgat Şube Başkanı Kenan Şerefli, “Başta eğitimcilerin saygınlığını zedeleyecek performans değerlendirme sistemi taslağına, adalet duygusunu örseleyen mülakatla sözleşmeli öğretmen alımına ve bazısı ölümle sonuçlanan şiddet olaylarını protesto etmek için bir araya geldik” dedi.
Eğitim-Bir-Sen Yozgat Şube Başkanı Kenan Şerefli, “Başta eğitimcilerin saygınlığını zedeleyecek performans değerlendirme sistemi taslağına, adalet duygusunu örseleyen mülakatla sözleşmeli öğretmen alımına ve bazısı ölümle sonuçlanan şiddet olaylarını protesto etmek için bir araya geldik” dedi.
Eğitim-Bir-Sen Yozgat Şubesi üyeleri, performans değerlendirme sistemi taslağına itirazlarını dile getirmek için İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde toplandı. Şube Başkanı Kenan Şerefli burada yaptığı basın açıklamasında, öğretmenin performansının ölçülmesine neden gerek duyulduğu ve neye hizmet edeceğinin ortaya konulmadığını, öğretmenlere mesleklerini yaparken hiç bir özerkliğin tanınmadığını söyledi. Şerefli, performans değerlendirme sisteminin ölçülebilir ve denetlenebilir olmayacağı ve suistimallere kapı aralayacağının açık olacağını belirtti.
Şerefli, açıklamasında şunları kaydetti: “ Millî Eğitim Bakanlığı’nın, eğitimcilerin moral ve motivasyonunu bozacak, yüz yüze bakanları karşı karşıya getirecek, saygınlığını zedeleyecek performans değerlendirme sistemi taslağına ilişkin itirazlarımızı seslendirmek; iş barışına halel getiren, vicdanları yaralayan, adalet duygusunu örseleyen mülakatla sözleşmeli öğretmen atama uygulamasına yönelik eleştirilerimizi dile getirmek; bazısı ölümle sonuçlanan şiddet olaylarını protesto etmek amacıyla bir araya gelmiş bulunmaktayız. Performans Taslağı bir bütün olarak incelendiğinde, eğitimin niteliğine ve öğretmenin mesleki gelişimine hiçbir katkısının olmayacağı, aksine kurumsal bütünlüğü, mesleki motivasyonu, çalışma barışını ve iş birliğini zedeleyeceği görülmektedir. Performansı ölçmek iddiasıyla öğretmenleri ayrıştıracak, kurumsal bütünlüğü, mesleki dayanışmayı, iş birliği içinde çalışma güdüsünü zedeleyecek bir uygulamanın eğitimin var olan niteliğine de bir darbe vuracağı hesaba katılmalıdır.”
UYGULAMALARDA ISRAR ETMEK, YÖNETİLMESİ ZOR SÜREÇLERE YOL AÇACAKTIR
Çalışma barışını bozacak uygulamalarda ısrar etmenin yönetilmesi zor süreçlere yol açacağını vurgulayan Şerefli, “Eğitimde; öğretmen açığı, mülakatla sözleşmeli öğretmenlik, ek ders esaslarındaki eşitsizlik, ders ücretlerindeki adaletsizlik, okulların bütçe sorunu, yabancı dil pilot uygulaması, rehberlik hizmetlerinin hizmetin özüne uygun kurgulanamaması, teftiş sistemindeki dönüşümün tamamlanamaması ve rehberlik ayağının ihmal edilmesi, ortaöğretime geçişte yeni sürecin soru işaretleri içermesi, alan değişikliği taleplerinin karşılanmaması, yer değişikliği sürecinde yaşanan sorunlar, öğretmene karşı giderek artan şiddet gibi, bir an önce yapılması gereken çok iş, çözüme kavuşturulmayı bekleyen onlarca sorun varken, bunlara yenilerini ekleyecek, çalışma barışını bozacak uygulamalarda ısrar etmek, yönetilmesi zor süreçlere yol açacaktır.”dedi.
PERFORMANS DEĞERLENDİRME SİSTEMİ MAĞDURİYETLERE YOL AÇACKTIR
“Bakanlığın aceleci ve plansız bir tavırla, hukuki ve kanuni dayanağı olmayan performans değerlendirme sistemini uygulamaya koymaktaki gereksiz ısrarı, hatalara ve mağduriyetlere yol açacaktır.” diyen Şerefli, “Eşit olmayan şartlarda hizmet veren öğretmenlerin yine eşit olmayan şartlara sahip değerlendiriciler tarafından eşit olmayan bir puanlamaya tabi tutulacağı bir süreç bizi beklemektedir. Taslak ekinde yer alan cetvellerdeki gösterge ölçütleri ve değerlendirme alanları incelendiğinde, belgelendirilmesi mümkün olmayan kişisel görüşe göre şekillenecek, soyut, subjektif ve öznel ölçütler olduğu görülmektedir. Bu hâliyle bu değerlendirmelerin ölçülebilir ve denetlenebilir olmayacağı ve suistimallere kapı aralayacağı açıktır. Öğretmenlerin hem meslek öncesi hem de görev sırası bağlamında oldukça fazla sayıda sınava tabi tutulması karşısında, performans değerlendirme eksenli her dört yılda bir yazılı sınav şeklinde yeni bir sınav türünün öngörülmesiyle birlikte, öğrencilerini hem hayata hem de sınavlara hazırlama hizmetlerini yürütmesi gereken öğretmenler kendi kariyerlerine yönelik sınavlara hazırlanmak şeklinde bir eğilime zorlanacaktır. Hal böyleyken bakanlığı yanlıştan dönmeye davet ediyor performans taslağına itirazımızı buradan seslendiriyoruz.”diye konuştu.
ŞİDDETİN ÖNLENMESİ İÇİN İVEDİLİKLE TEDBİR ALINMALIDIR
Eğitimcilerin, terörün, hain darbe girişiminin ve şiddetin hedefi olmasından dolayı umutsuzluğa düştüğünün altını çizen Şerefli, “Hain darbe girişimi aramızdan Yusuf Elitaş’ı aldı. Teröristler mesleki hayatının henüz başlarında Aybüke Yalçın ve Necmettin Yılmazı hedef aldı, şiddet ise başta Ayhan Kökmen olmak üzere birçok öğretmenimizi katlederek geride kederli bir camia ve aile bıraktı. Şiddetin önlenmesi için ivedilikle tedbir alınmalıdır” şeklinde konuştu.
Şiddetin, aileden sokağa ve çalışma ortamına kadar hayatın her alanında oluşunun, sağlıksız bir gidişatı işaret ettiğine dikkat çeken Şerefli, “Öğretmenlerin emeğini yok sayan, itibarını örseleyen, eğitimdeki etki alanını daraltan, bu mesleği her türlü haksızlığa ve saldırıya açık hale getiren yaklaşımlar ve politikalar bugün geldiğimiz noktanın sebebidir” ifadelerini kullandı.