Yozgat Barosu Başkanı Mehmet Şimşek Türk Silahlı Kuvvetlerinin başlatmış olduğu “Zeytin Dalı Harekatı”nın uluslararası hukuk normları ve ulusların meşru müdafaa hakları çerçevesinde yürütülen bir operasyon olduğunu söyledi.
Yozgat Barosu Başkanı Mehmet Şimşek Türk Silahlı Kuvvetlerinin başlatmış olduğu “Zeytin Dalı Harekatı”nın uluslararası hukuk normları ve ulusların meşru müdafaa hakları çerçevesinde yürütülen bir operasyon olduğunu söyledi.
Yozgat Barosu Başkanı Mehmet Şimşek yaptığı yazılı açıklamada Mehmetçiğin Afrin de verdiği şanlı mücadelenin, uluslararası hukuk bakımından bir savaş olmadığını vurgulayarak, Türkiye’ nin sınırlarında, yaratılmak istenen fiili duruma müdahalesinin, tam bağımsız ve güçlü bir ülke olmasının en doğal sonucu olduğunu ifade etti.
OPERASYON BİR ÜLKENİN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜNE YÖNELİK DEĞİL, TERÖRLE MÜCADELE AMACIYLA BAŞLATILMIŞTIR
Baro Başkanı Şimşek, operasyonun bir ülkenin toprak bütünlüğüne yönelik değil, terörle mücadele amacıyla başlatıldığını vurguladı. Şimşek, şunları kaydetti: “Bu operasyon, herhangi bir etnik kimliğe ya da başka bir ülkenin toprak bütünlüğüne yönelik olarak değil, terörle mücadele amacıyla başlatılmıştır. Türkiye nin ulusal güvenliği ve hatta varlığı açısından ciddi tehdit oluşturan, bir terör organizasyonunu (ki bu organizasyon çok uluslu bir terör organizasyonudur) engelleme, ortadan kaldırma harekatıdır. Dolayısıyla, ülkemiz açısından olduğu kadar uluslar arası hukuk açısından da meşru bir operasyondur. Ülkemize uzanan terör tehdidinin tam anlamıyla ortadan kalkıncaya dek sürdürülmesi, ülkemiz adına bir beka meselesidir. Türk Milleti, tarihinin her döneminde olduğu gibi, bugün de bu milli dava etrafında kenetlenmiş, toplumumuzun her kesimi harekata koşulsuz olarak destek vermiştir. Bu öyle bir bütünleşmedir ki hiçbir kışkırtma ve girişim, ulusal bütünlüğümüze zarar veremeyecektir. Bu sebeple, esasen, iktidarı ve muhalefeti ile, siyasetçisi ve bürokratı ile kısacası toplumumuzun tüm kesimleri ile meseleyi iç siyaset malzemesi yapmaktan uzakta tutup, birlik olarak, bir bütün olarak, emperyalizme karşı verilen bu mücadelede; el birliği yaparak, ağız birliği yaparak, zihin birliği yaparak, meşru mücadelemizdeki haklılığımızı tüm dünyaya anlatmak gayretinde olmalıyız. Enerjimizi bu yönde harcamalıyız.Devletimiz, milletimiz, ülkemiz, bayrağımız, mukaddesatımız ve güvenliğimiz için şehit düşen yiğitlerimize Yüce Allah’ tan rahmet, kederli ailelerine ve milletimize başsağlığı diliyoruz. Gerek sınırlarımız içinde, gerekse sınırlarımız dışında görev yapan kahraman askerlerimizin, tüm güvenlik güçlerimizin ve sivil görevlilerimizin en kısa sürede zafer ve selametle sevdiklerine kavuşmalarını temenni ediyoruz. Allah, Türk Ordusunu muzaffer kılsın, yar ve yardımcıları olsun”