Yozgat’ta 7 Nisan Cumartesi günü yapılacak olan TSO Başkanlık seçimi yaklaştıkça heyecan arttı. 3 adayın yarıştığı oda başkanlığı seçimlerinde çalışmalarını aralıksız sürdüren mevcut Başkan Taylan Alakoç, makam ve mevki için değil Yozgat’a hizmet etmek için yeniden başkanlığa talip olduğunu söyledi.
Yozgat’ta 7 Nisan Cumartesi günü yapılacak olan TSO Başkanlık seçimi yaklaştıkça heyecan arttı. 3 adayın yarıştığı oda başkanlığı seçimlerinde çalışmalarını aralıksız sürdüren mevcut Başkan Taylan Alakoç, makam ve mevki için değil Yozgat’a hizmet etmek için yeniden başkanlığa talip olduğunu söyledi.
Kamuoyunda en fazla dikkat çeken adaylardan mevcut Başkan Taylan Alakoç, yaptığı açıklamada, 7 Nisan Cumartesi günü Belediye Büyük Sinema Salonunda yapılacak seçimin adaylara ve Yozgat’a hayırlı ve uğurlu olması temennisinde bulundu.
ÖNEMLİ OLAN YOZGAT’A KALICI ESERLER BIRAKABİLMEK
Makam ve mevkilerin gelip geçici olduğunu vurgulayan Alakoç, önemli olanın makamda bulunduğu süre içerisinde şehre kalıcı eserler kazandırabilmek olduğunu ifade etti.
Başkan Alakoç, “Şehrimizin ekonomik ve sosyal açıdan artıları ve eksileri bellidir. Biz bu eksileri artıya nasıl çeviririz bunun arayışı içerisinde olmalıyız. Seçimi kazanma uğruna hırsa kapılıp asla diğer aday arkadaşlarımızın arkasından entrika üreterek türlü türlü işlerin içine girmedik ve girmeyiz. Bu anlamda gerçekleştiremeyeceğimiz bir vaadi ne üyelerimizi ne de vatandaşlarımıza sunma ihtiyacı da duymadık. İlimizin beklentileri ortadır. Bu beklentilere cevap verebilecek projeleri gerçekleştirdiğimiz takdirde asıl Yozgat’a en iyi hizmeti yapmış olacağız. Üyelerimizden, il yöneticilerimizden, STK’larımızdan, siyasilerimizden, işadamlarımızdan fikir ve görüş alarak ortak stratejik planlamalar yaparak çalışmaları- mızı ben değil biz olarak sürdüreceğiz.”dedi.
TSO BİR ŞEHRİN GELİŞMESİ VE KALKINMASINDA LOKOMİTF GÖREVİ ÜSTLENMEKTEDİR
TSO’nun bir şehrin gelişmesi ve kalkınmasında adeta lokomotif görevi üstelendiğini vurgulayan Başkan Alakoç, “Odamız, bulundukları illerin gelişmesi ve kalkınmasında adeta lokomotif görevi üstlenmektedir. İş dünyasını bünyesinde bulunduran TSO’lar bu misyonu ile de şehirlerin ekonomisine yön vermektedir. Odamızın güçlü olması birlik beraberlik içerisinde hareket etmesi şehrimize büyük kazanımlar sağlayacaktır. Aksi takdirde bu birlikteliği sağlanamadığı zaman yapılacak bireysel çalışmalarda maalesef bir netice alınamayacaktır. Kaybeden de odamız ve Yozgat’ımız olacaktır. Klasik bir söz vardır “Amerika’yı yeninden keşfetmek” diye. Evet, biz de Yozgat’ı yeniden keşfetmiyoruz. Gerçekçi olmak gerekir. İlimizin öncelikle neye ihtiyacı var? Tabiî ki yatırım ve istihdama. Önce bunu başarmak gerekir. Bunlar düzeltilmeden üretime dönük proje üretilmeden esnafımıza, işletmelere istenilen hizmeti götüremeyiz. Şehrimizde göçün önlenmesi de buna bağlıdır. Yeterince yatırım istihdam alanlarının olmaması sebebiyle özellikle kırsaldan büyük şehirlere göçlerin önlenmesi mümkün olamıyor. Biz öncelikle bunu başarmamız gerekiyor. Yoksa falanca esnafımızın durumu iyi değil buna yönelik durum tespiti yapalım. Durumu ortada olan bir şeyin neyin tespitini yapacağız. Esnafımız neden şikayetçi yeterince iş yapamamaktan. Peki, bunu nasıl aşacağız tabiî ki nitelikli, kurumsal firmaları Yozgat’a yatırım yapmasını sağlayarak. Yozgat’ımızda ki pasta belli bu pastadan da pay alanların sayısı her geçen gün artmakta ve bu yüzden pasta küçüldükçe işletmeler kepenk kapatmakta. Bunu ancak ilimizden değil dışarıdan marka firmaları şehrimize kazandırarak başarabiliriz. Sözün özü, bizler kişisel bir çıkar elde etmek için bu makama talip olmadık. Asla da makam ve mevki gibi bir arayış içine girmedik. Niyetimiz halis ve şehrimize kalıcı hizmetler sunabilmek için yeniden bu göreve talip olduk. Bu makam hayırlı olmayacaksa Allah bizlere nasip etmesin.”diye konuştu.
Kamuoyunda bazı vatandaşlar, siyasilerden şunu destekleyelim, buna vermeyelim gibi söylemlerle ricada bulunulduğunu dillendirseler de bunun seçimlerde pek etkisinin olmayacağı ifade ediliyor. Çünkü adaylar ve birlikte hareket ettikleri kişilerin hepsinin ortak özellikleri çoğunlukla AK Parti ve MHP’liler olarak lanse edilmeleridir. Hal böyle olunca kamuoyunda siyasilerinde kendi adamlarını küstürmeme adına taraf olmayacağı ifade ediliyor.